DiN AHLAK EĞiTİMi PORTALI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

DiN AHLAK EĞiTİMi PORTALI


 
AnasayfaGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Dağ Başına Mı, Şehir İçine Mi?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Gertmill
Admin
Gertmill


Mesaj Sayısı : 1115
Kayıt tarihi : 06/05/09
Yaş : 32
Nerden : Mersin

Dağ Başına Mı, Şehir İçine Mi? Empty
MesajKonu: Dağ Başına Mı, Şehir İçine Mi?   Dağ Başına Mı, Şehir İçine Mi? Icon_minitimeCuma Mayıs 15, 2009 5:14 pm

Dağ Başına Mı, Şehir İçine Mi?



İki kardeştiler. Biri köyde çobanlık yapmayı tercih ederek diyordu ki:
Bu zamanda şehre gitmek, oranın günahlı hayatına karışmak çok kötü.
İyisi mi, ben köyün çobanlığını yapayım, günahlardan uzak kalayım.
Diğeri ise şehre gitti. Bir mahallede küçük bir tamir kulübesi açıp
başladı ayakkabı tamirine.
Çoban dağda koyunları, keçileri otlatıyor, hiçbir namazını kaçırmıyor,
hiçbir şekilde de nâmahreme nazar etmiyordu. Bütün gün ormanın
sessizliği içinde zikirle, fikirle, şükürle yaşayıp gidiyordu.
Bu sebeple de manen bir hayli ilerledi, kerametlere mazhar oldu.
Düşünüyordu ki, kardeşi şehirde bir sürü günah ve nâmahreme nazar ile
manen sukût ediyor...
Bir ara ona acıyarak ziyaretinde bulunmayı düşündü. Otlattığı
koyunlarından bir miktar süt sağıp bir bez torbaya doldurarak ağzını
bağlayıp şehrin yolunu tuttu.
Sora sora bir mahalledeki eskici kulübesinde kardeşini buldu.
Torbadaki sütünü duvardaki bir çiviye asıp oturarak hal hatır sormaya
başladı. Bu sırada bir hanım geldi, ayakkabısını çıkarıp topuğunu
gösterdi. Kardeşi baktı. Tamir edebileceğini söyledi. Hanım çıplak
ayakla beklemeye başladı. Kadın az sonra ayakkabısını giyip giderken
ormanda görmediğini gören çobanın zihnindeki temizlik de gitmeye
yöneldi. İşte o sırada yukarıdan bir şeyler dökülmeye başladı.
Başlarını kaldırıp yukarıya baktıklarında bunun süt damlası olduğunu
anladılar. Meğer o anda torbadaki süt de damlamaya başlamış.
Eskici kardeş şöyle bir baktı ve söylendi:
- İnsanlardan kaçarak dağ başında veli olmak kolay şey. Bütün mesele
işte bu insanların içinde veli olabilmekte. Anladın mı şimdi farkı?

Çoban başını sallayarak cevap verdi:
- Sen haklısın şehirli kardeşim. Demek senin manen yükselmene mani bu
gibi manzaralar. Bunun için düşüş var sende.
Eskici cevap verdi:
- Nereden bildin bende düşüş olduğunu?
- Baksana, bir anda düştüm senin yanında. Sen ise her gün bunlarla yüz
yüze, göz gözesin. Düşmemen mümkün mü?
Eskici cevap verdi:
- İşte ben de onu söylüyorum sana. Asıl mesele bunların içinde kendini
muhafaza etmektedir. Rabb'ime şükürler olsun ben kendimi şimdiye kadar
muhafaza ettim, bundan sonra da muhafaza ederim, inşaallah.
Çoban buna itiraz etti.
- Beni bir anda makamımdan düşüren manzara seni her gün neden
düşürmesin? Sen çoktan düşmüşsün de haberin bile yok.
Eskici buna bir cevap vermek istiyordu. Bunun için şehadet parmağını
ağzına götürüp dilinin ucuyla ıslattıktan sonra doğruca torbanın süt
akan yerine Bismillah diyerek bastırdı. Bir de baktılar ki, şıp şıp
diye akan süt anında kesildi.
Birbirlerine bakıştılar. Bir anlık sessizliği yine çobanın feryadı
bozdu. Kucakladığı kardeşine şöyle diyordu:
- Sen haklıymışsın şehirli kardeşim! Asıl mesele, dağ başına kaçmak
değil, insanlar içine girmek, onların arasında durumunu muhafaza
etmekmiş.
Siz ne dersiniz bu olaya? Dağ başına mı gitmeli, yoksa şehir içinde mi
muhafaza olmalı?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://dinruzgari.forum.st
 
Dağ Başına Mı, Şehir İçine Mi?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
DiN AHLAK EĞiTİMi PORTALI  :: Dinimiz :: Dini Hikayeler-
Buraya geçin: