DiN AHLAK EĞiTİMi PORTALI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

DiN AHLAK EĞiTİMi PORTALI


 
AnasayfaGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Hz. Peygamber’in [sav] Mektubu Ve Bizans Kralı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Gertmill
Admin
Gertmill


Mesaj Sayısı : 1115
Kayıt tarihi : 06/05/09
Yaş : 32
Nerden : Mersin

Hz. Peygamber’in [sav] Mektubu Ve Bizans Kralı Empty
MesajKonu: Hz. Peygamber’in [sav] Mektubu Ve Bizans Kralı   Hz. Peygamber’in [sav] Mektubu Ve Bizans Kralı Icon_minitimeCuma Mayıs 15, 2009 4:58 pm

Hz. Peygamber’in [sav] Mektubu Ve Bizans Kralı



Dıhyetü’l-Kelbî
r.a. anlatıyor:
Hz. Peygamber s.a.v., beni bir mektupla Bizans Kayseri’ne gönderdi.
Hükümdarın yanına vardım. Mektubu verdim. Yanında yüzü kırmızı,
gözleri mavi, saçları kıvırcık bir de yeğeni vardı.
Mektup, “Allah’ın Rasulü Muhammed’den, Rumların sahibi Herakliyus’a”
diye başlıyordu. Yeğeni bu sözler üzerine derin bir nefes aldı ve “bu
mektup okunmamalıdır” dedi. Kayser bunun sebebini sordu. Yeğeni: “Bu
mektubu yazan önce kendi ismini anıyor ve senin için de Rum’un sahibi
diyor, kral tabirini kullanmıyor.” dedi. Hükümdar, “mutlaka onu
okuyacaksın” dedi.
Mektup okunduğu zaman, oradakiler Kayser’in yanından çıktılar. Huzura
ben alındım. Kayser, onların dinî işlerini düzenleyen piskoposu
çağırdı. Diğerleri onu mektuptan haberdar etmişlerdi. Bunu Kayser’in
kendisi de söyledi ve mektubu ona okuttu. Piskopos ona şunları
söyledi:
- İşte bu Muhammed’dir. O beklediğimiz peygamberdir ki, İsa onun
geleceğini bizlere müjdelemişti. Kayser piskoposa:
- Peki, bana ne tavsiye edersin? dedi. Piskopos:
- Ben onu tasdik ediyor ve ona tabi oluyorum, dedi. Kayser ona:
- Şayet ben bunu yapacak olursam krallığımdan olurum, dedi.
Sonra biz Kayser’in yanından çıktık. Kayser, o sırada yanında misafir
olan Ebu Süfyan’ı çağırttı ve:
- Sizin memleketinizde ortaya çıkan bu kişi necidir? diye sordu. Ebu
Süfyan:
- O bir gençtir, dedi.
- Onun soyu-sopu nasıldır?
- Hepimizinkinden üstündür.
- Bu peygamberliğin alametlerindendir. Peki onun yaşantısı nasıldır?

- Yalan söylediği görülmemiştir.
- Bu da peygamberlik alametlerindendir.
Kayser, Ebu Süfyan’a yine sordu:
- Acaba arkadaşlarından, onun dinini bırakıp da size dönen oldu mu?

- Hayır.
- Bu da bir peygamberlik alametidir. Peki savaştığı zaman
arkadaşlarıyla beraber mağlup olduğu oluyor mu?
- Bir kavim onunla savaştı, o onları mağlup etti. Daha sonra onlar da
onu mağlup ettiler.
- Bu da peygamberlik alametidir.
Sonra Kayser, beni huzuruna çağırdı ve şöyle dedi:
- Seni gönderen zata de ki, ben onun peygamber olduğunu biliyorum.
Fakat krallığımı terkedemem.
Piskoposa gelince, hıristiyanlar her pazar günü bir yerde toplanıyor,
o da onlara vaaz ediyordu. Pazar günü olduğunda bu kez vaaz etmedi.
İkinci pazar da vaaz etmedi. Ben yanına gidiyor ve onunla
konuşuyordum. O bana sorular sorardı. Üçüncü pazar gelince, halk yine
çıkıp vaaz etmesini bekledi. O yine çıkmadı, hasta olduğunu söyledi.
Bunu birkaç defa tekrarladı.
Sonunda şöyle haber gönderdiler: “Ya bize çıkarsın ya da odana girer
seni öldürürüz. O Arap buraya geldiğinden beri biz senden
şüpheleniyoruz.”
Bunun üzerine piskopos bana bir mektup verip şunları söyledi:
“Şu mektubu al, Muhammed’e götür. O’na selamla birlikte, benim
Allah’tan başka ilâh olmadığına, Muhammed’in O’nun Rasulü olduğuna
iman ve şahitlik edip, kendisine inandığımı ve onu tasdik edip,
kendisine uyduğumu söyle. Halk bu durumumu seziyor. Ona bu
gördüklerini de söyle!”
Bunları söyledikten sonra dışarıya çıktı. Bekleyenler de onu
öldürdüler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://dinruzgari.forum.st
 
Hz. Peygamber’in [sav] Mektubu Ve Bizans Kralı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Peygamber Efendimiz'in [sav] Veda Hutbesi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
DiN AHLAK EĞiTİMi PORTALI  :: Dinimiz :: Dini Hikayeler-
Buraya geçin: